Türkiye’de milyonların geçim mücadelesi verdiği bir dönemde asgari ücret zammı tartışmaları sürerken Oytun Erbaş’ın “fakir hayat en sağlıklı hayat” açıklaması büyük tepki topladı. Peki, gerçekten kuru fasulye protein açısından eti tamamen ikame edebilir mi? Beslenme bilimi bu konuda ne söylüyor?

Fizyoloji ve deneysel tıp uzmanı Prof. Dr. Oytun Erbaş, cdn.img.anlatilaninotesi.com.tr

Fasulye ve kırmızı et, protein açısından kıyaslandığında aralarında büyük farklar bulunuyor. Kırmızı et, insan vücudu için elzem olan tüm amino asitleri dengeli bir şekilde içeriyorken fasulye gibi baklagillerin bazı temel amino asitlerden yoksun olduğu biliniyor. Bu durum, özellikle düşük gelirli bireylerde beslenme yetersizlikleri ve protein enerji malnütrisyonu gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor.

Öte yandan kırmızı etin içerdiği B12 vitamini, çinko ve hem-demir gibi yaşamsal besin ögeleri bitkisel kaynaklarda yeterince bulunmuyor. Ekonomik koşullar insanları daha ucuz alternatiflere yönlendiriyorsa da fasulye gibi besinler tek başına yeterli bir beslenme sağlar mı? Hayır!

Çünkü yeterli ve dengeli beslenme için hem bitkisel hem de hayvansal protein kaynaklarının bir arada tüketilmesi gerekiyor. Asgari ücretle yaşam mücadelesi veren aileler, sadece kuru fasulye gibi besinlere yönelmek zorunda kaldıklarında bu sağlık sorunları katlanarak artıyor.

Ekonomik zorlukların sağlıklı beslenme üzerindeki etkisini görmezden gelmek mümkün değil! İçinde kaliteli proteinlerin yer aldığı dengeli beslenme asla bir lüks değil, sağlık için bir ihtiyaçtır! Bu nedenle toplumun daha bilinçli olması ve bu gibi yanıltıcı açıklamaların bilimsel gerçeklerle düzeltilmesi gerekiyor.

Uzman Diyetisyen Şenol Yıldız

Bu noktada beslenme ve diyetetik alanında uzman tek sağlık profesyoneli olan diyetisyenler devreye giriyor. Besinler, hastalıklarda beslenme tedavileri ve diyet konularında merak ettikleriniz ve fazlası için diyetisyeninize danışın.